Prof. Dr. Necati CEMALOĞLU

Prof. Dr. Necati CEMALOĞLU

Kriz Yönetimi

Kriz yönetimi, geleneksel yönetim yaklaşımından farklı özellikler taşır. Hızlı karar vermeniz, acil sorun çözmeniz gerekir. Deprem, yangın, savaş, sel felaketi ya da başka sorunlar, yönetim açısından ezber bozan özellikler taşır.

Türkiye asrın en büyük felaketlerinden birisi olan 06 Şubat 2023 tarihinde “Kahramanmaraş Depremi” ile karşı karşıya kaldı. 11 ilde 45 000 üzerinde vatandaşımız şehit oldu. 15 milyon civarında vatandaşımız depremden olumsuz yönde etkilendi.  150 bin civarında vatandaşımız yaralandı. 300 binin üzerinde ev yıkıldı. Daha önceki depremlerden farklı olan yönü ise, aynı anda birbirine yardıma gidebilecek 11 ilin, on birinin de mağdur olmasıydı.

Bu tür felaketlerde kriz nasıl yönetilmelidir?

Krizi yönetmenin en önemli tekniği, “Kriz ortaya çıkmadan önce önlem almaktır.” Dünyada önemli 50 deprem olmuşsa bunlardan ikisi Hatay ili ve çevresindedir. Kızıldeniz bile bu fay kırıklarıyla oluşmuştur. Bölgede bulunan Doğu Anadolu fay hattı ve Kuzey Anadolu fay hattının da etkilenmesine neden olmuştur.

Deprem ülkesi olduğumuz bir gerçektir. Deprem ülkelerinde, depreme dayanıklı bina yapmak, kentsel dönüşümü hızlandırmak, denetimleri etkili hale getirmek gerekir. 7.7 şiddetindeki bir depremde 45 000 üzerinde insanımızın şehit olması, 9 şiddetindeki bir depremde yaşanacak felaketin boyutlarını gösterir niteliktedir.

Depremde aktif rol oynayan AFAD ve Kızılay vardı. Sivil Toplum Örgütü olarak Ahbap gibi pek çok yardım kuruluşu da destek oldu. Bu tür organizasyonlar ne kadar iyi yönetilirse yönetilsin, başarılı olma ihtimali düşüktür. Çünkü felaketin şiddeti, boyutu ve etki alanı çok genişti.

Deprem felaketi olmadan önce AFAD tarafından “Kardeş Şehirler” projesi hayata geçirilmeliydi. Kardeş şehirler birinci, ikinci ve üçüncü öneme sahip şekilde örgütlenmeliydi. Örneğin, Kahramanmaraş, Bursa ile, Pazarcık ilçesi Ankara ili  Kızılcahamam ilçesi ile kardeş şehir olarak örgütlenmeliydi. Kardeş Şehirler, jeopolitik konuma ve alt yapı özelliğine göre belirlenebilir. Deprem öncesi, bu illerin belediyeleri, yerel yönetimleri “Kriz Eylem Planları” yapmalı, kardeş şehre gidecek “Arama Kurtarma Ekipleri”, çadırlar, yemek karavanları, itfaiye, sağlık ekipleri, güvenlik gibi aciliyeti olan yapılar çok hızlı harekete geçirilmelidir. Deprem esnasında yangın, sel felaketi, arama kurtarma ve güvenlik en önemli uygulamalar arasında yer alır.

“Deprem Eylem Planı”, içerik olarak ev, apartman, site ve mahalle AKUT örgütlenmesini gerektirir. En iyi müdahale dahi 72 saatlik bir rötar yapmak anlamına gelir ki, bu durumda göçük altında kalan pek çok kişi yaşamını yitirebilir. Bu sebeple dünyanın birçok ülkesinde AKUT türü örgütlenme, önce belediyelerde oluşur. Dışarıdan yardım gelmeden evvel yerel olanaklarla ilk müdahale yapılır. Her apartmanın, sitenin ve mahallenin deprem olduğunda göçük altında bulunanları kurtarmak için gerekli olan aletlere ulaşabileceği sandıklar, malzeme barınakları olması gerekir. Ayrıca AFAD ve Kızılay’ın her bölgede çadır ve diğer malzemelere ulaşabilecekleri soğuk hava depolarının da bulunması gerekir. Bu depoları işlevsel hale getirmek amacıyla, halka soğuk hava depo hizmeti de verecek şekilde düzenlenebilir. Madenciler, AKUT örgütlenmesinde en etkili ekiptir. Halen çalışan ve emekli olanlar AKUT yapılanmasına acil alınmalı ve deprem bölgesinde harekete geçirilmelidir.

Deprem olduğunda kötü niyetli kişiler devreye girer. Cinayetler, hırsızlık vb. suçlar yaşanabilir. Kamu ve özel binalar talan edilebilir. Kardeş Şehir örgütlenmesi, hızlıca deprem bölgesine gelip güvenliği sağlaması çok önemli bir durumdur.

Depremin kış aylarında olması depreme paralel olarak yangınları da gündeme getirir. Japonya’nın Kobe depremi bu felaketin en önemli örneğidir. Kardeş Şehir itfaiye ekipleri ile deprem bölgesine müdahale etmesi, olası olumsuzlukların yaşanmasını önleyebilir.

Deprem yıkım, felaket, ölüm ve gözyaşı demektir. Depremde hastaneler yıkılmamalı, radye temel ve deprem izolatörü gibi deprem zararlarını asgari düzeye indiren teknikler kullanılmalıdır. Bu aşamada Sahra Hastanelerinin kuruluşu gecikebilir. Ambulans uçak ve helikopterler yardımıyla, yakın il ve ilçelere yaralıların taşınması en uygun karar olacaktır. Deprem bölgesinde suyun olmaması hijyen sorunları yaratır. Bu da pek çok salgın hastalığın hızlıca yayılmasına sebep olur. Kardeş Şehir sağlık ekibi, koruyucu sağlık uygulamaları ile bu duruma engel olabilir. Ayrıca temiz su ve temizlik maddelerinin gün içerisinde deprem bölgesine ulaştırılması gerekir. Bu aşamada hızlıca tuvaletler kurulmalı, hijyen faktörler sağlanmalıdır.

Deprem çadırlarının gün içinde kurulması önemli bir yönetsel uygulamadır. AFAD ve Kızılay’ın her ilde deposu olmalı, bu depolara kolayca ulaşılmalı, çadır kurma konusunda bilgisi ve yeteneği olanların desteğiyle çadırlar acil kurulmalıdır.

Her canlı gibi insanların da üç öğün yemek yeme en az 2 litre su içme ihtiyacı vardır. AFAD ve Kızılay’ın her ilde depoladığı yemek ve su, acil eylem planı çerçevesinde vatandaşlara ulaştırılmalıdır. AFAD ve Kızılay’ın bireylerin yıkanması için seyyar banyolar oluşturması, salgın hastalıkları önlemede etkili rol oynar.

Yerel olanaklar ve Kardeş Şehirler uygulaması ile ilk müdahale yapıldıktan sonra acil ihtiyaç listesi hazırlanmalı, hem kamusal kaynaklar hem de sivil toplum örgütlerinden bu malzemeler talep edilmelidir. Bu malzemelerin temini ve dağıtımında da örgütlenmeye gitmek gerekir. Yiyecekler, giyecekler, temizlik maddeleri, ilaçlar vb. tek elden ancak çok fazla noktadan dağıtılarak vatandaş mağduriyeti önlenmelidir.

Göçük altında kalan, şehit olan vatandaşların kimlik tespitinden sonra defin işlemleri, “Kardeş Şehir” yetkilileri tarafından doğru ve hızlı bir şekilde yapılmalıdır. Çünkü defin işlemleri yapılmadığında hem koku hem de sağlık durumu tehdit edilir hale gelebilir.

Depremden sonra şehri terk etmek isteyen aileler için kayıt tutulmalı ve bu ailelere ait taşınır ve taşınmazlar kayıt altına alınmalıdır. Depremden sonraki süreçlerin etkili yönetilmesi için bu durum gereklidir.

Deprem güvenliği Kardeş Şehir polis ve jandarması aracılığıyla hayata geçirilmelidir. Türk Silahlı Kuvvetleri, AKUT türü örgütlenmeye gitmeli ve depremden sonra uygun bir anda sahaya inmeli hatta ilk AKUT hareketini başlatmalıdır.

Deprem esnasında havaalanları, limanlar, köprüler, viyadükler ve otoyolları kullanılmaz hale gelebilir. Bu aşamada alternatif olarak helikopterler, droneler, İHA ve SİHA’lar devreye girebilir.

Deprem esnasında elektrik, su ve doğalgaz şebekeleri çok fazla zarar görebilir. Kardeş Şehrin ekipleri, daha önce bu şehre ait planlara sahip oldukları için acil önlem alabilir.

Depremde en çok duyulan ihtiyaçlardan birisi de iletişimdir. Herkes yakınlarından haber almak ister. Bu yüzden GSM hatları aşırı yoğunluktan devre dışı kalabilir. Bu tür durumlarda telsiz ağları, uydu ağları özellikle Elon Musk’ın internet hizmetine benzer uygulamalara ihtiyaç duyulabilir. Deprem yönetimi ile ilgilenenler, bu konuda alternatifler geliştirmek ve hizmete sunmak zorundadırlar.

Sonuç olarak evi, arabası, dükkânı olan, yaşam kalitesi yüksek milyonlarca insan, depremle birlikte evsiz, barksız hale gelebilir. En yakınlarını depremde kaybedip psikolojik travma yaşayabilir. Yönetimin görevi bu insanlara hayatı kolaylaştırmak, yaşam hakkını korumaktır. Depreme müdahalede önce kurtarma, yangını önleme, beslenme, hijyen, güvenlik, sağlık ve barınma hizmetidir ve ilk 24 saat içinde sunulması gerekir. Bunun yolu, “Kardeş Şehir” örgütlenmesidir. İlk beş günden sonra alt yapısını hazırlayan kamu kuruluşlarına her şey devredilebilir. Felakete müdahale, önleme ve etkili karar verme, yönetimin görevidir. Yönetimde kimin karar alacağı, eyleme geçeceği ve sorunu çözeceği önceden belli ve gerekli tedbirler alınmış ise, kaynaklar daha etkili işe koşulabilir. Kardeş şehir uygulamasının yerel ve yerinden yönetimleri, problem çözmede daha etkili olabilir. Deprem olduğunda örgütlenme yerine, deprem olmadan önce örgütlenmek, rasyonel karar alma açısından önemlidir.

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.