Genel Sekreter Durmuş’a, Ulaştırma Memur-Sen Genel Başkanı Kenan Çalışkan, Eğitim Bir-Sen Genel Başkan Yardımcısı Şükrü Kolukısa, Sağlık-Sen Genel Başkan Yardımcısı Yusuf Dural, Bayındır Memur-Sen Genel Başkan Yardımcısı Levent Tosun ve Memur-Sen İzmir İl Temsilcisi Ali Kaya eşlik etti.

Heyet ilk olarak depremin etkili olduğu Bayraklı ilçesinde incelemelerde bulundu. Mansuroğlu ve Manavkuyu Mahallelerindeki arama kurtarma çalışmaları ile ilgili UMKE, AFAD, 112, İtfaiye ve sivil ekiplerden bilgiler alındı.

Vali Yardımcısı Osman Nuri Canatan ve Ege Bölgesi Kızılay Kan Merkezi Müdürü Gökay Gök ile yaşanan afetin etkisi üzerine konuşuldu.

Daha sonra 112 Acil Çağrı Merkezinde sağlık çalışanlarını ziyaret eden heyet, Sağlık Bakan Yardımcısı Muhammed Güven ve İl Sağlık Müdürü Mehmet Burak Öztop ile görüşmelerde bulundu. Öztop, arama ve kurtarma çalışmalarında UMKE ve 112 Acil Yardım’dan oluşan 832 ekip ve 5096 personelin faaliyette bulunduğunu belirterek “Enkaz altındaki son vatandaşımıza ulaşana dek çalışmalarımıza durmaksızın devam edeceğiz” dedi.

Durmuş incelemelerin ardından yaptığı açıklamada İzmir’de yakın tarihte görülmemiş bir felaketin yaşandığını vurgulayarak "Memur-Sen heyeti olarak İzmir'de depremden etkilenen bölgeleri ziyaret ettik. Başta sağlık ve arama kurtarma ekiplerimiz olmak üzere tüm gücüyle seferber olan kamu kurumlarımıza, hemen sahaya inen Memur-Sen teşkilatımız ve tüm STK'lara, yüce gönüllü milletimize yürekten teşekkür ediyor; vefat edenlere Allah'tan rahmet, yaralılara acil şifa diliyorum” ifadelerini kullandı.

İnşaatlardaki malzemelerden çalıntı yapanlar, üstü örtülü bir cinayetin failidirler

Fay hatlarının yoğun olduğu bölgelerde depremin etkilerine karşın yıkılmayan binaların inşa edilmesi gerektiğini ifade eden Durmuş, “İhmalkarlığın, kuralsızlığın, çürük binaların depremden daha yıkıcı ve ölümcül olduğunu Bayraklı ’da bir kez daha görmüş olmanın hüznü içindeyiz. Kâr amacı güdülerek inşaatlardaki malzemelerden çalıntı yapanlar, üstü örtülü bir cinayetin failidirler" diye konuştu.

Durmuş, beraberliğin, doğal afetler sonrasında verilen mücadeledeki önemine dikkat çekerek “Her afetin önüne geçilemez yıkıcı etkileri olur; ancak devlet ve milletin afetin yıkıcı etkilerine karşı topyekûn teyakkuz halinde olarak onarıcı bir rol üstlenmesi yaralarımızın sarılmasında en büyük etkendir” şeklinde konuştu.