Sözleşmeliyken Kadroya Geçen Öğretmenlerin Mağduriyeti

Sözleşmeliyken Kadroya Geçen Öğretmenlerin Mağduriyeti

MEMUR-SEN ANKARA İL VE EĞİTİM-BİR-SEN ŞUBE BAŞKANI MUSTAFA KIR’IN YAZILI BASIN AÇIKLAMASIDIR.

MEB: SÖZLEŞMELİ İKEN KPSS İLE ATANAN ÖĞRETMENLERE

MAĞDURİYET ÜSTÜNE MAĞDURİYET YAŞATIYOR.

 

        MEB ilk defa sözleşmeli öğretmen olarak atanıp, 2010 Haziran ve 2010 Aralık aylarında KPSS puan üstünlüğüne göre kadroya geçen öğretmenlerin sözleşmelilikte geçen sürelerini hizmete saymadığı için mağduriyet üstüne mağduriyet yaşatıyor.

        Bilindiği üzere kadrolu atamanın yapıldığı tarihten 1 yıl sonra, 632 Sayılı KHK ile MEB kadrolarında görev yapan 70 bin sözleşmeli öğretmene kadrolu atanma imkânı tanınmıştır. 632 Sayılı KHK kapsamında kayıtsız şartsız kadroya geçirilen öğretmenlerin sözleşmeli öğretmenliğe başlama tarihleri ilk atama tarihleri gibi kabul edilmiştir. Ancak, sözleşmeli öğretmen olarak atanıp Haziran 2010 ve Aralık 2010 atamalarına başvurarak KPSS puan üstünlüğüne göre kadroya geçen öğretmenlerin sözleşmede geçen süreleri ne hikmetse yok sayılmıştır.

            Sözleşmeli öğretmenlilikte geçen sürelerini yok saydılar

            Sözleşmeli iken, 632 Sayılı KHK kapsamında kadrolu olan öğretmenlerin sözleşmeli öğretmenliğe başlama tarihleri ilk atama tarihleri gibi kabul edildiği için sözleşmeli olarak görev yaptıkları esnada Temel Eğitim ve Hazırlayıcı eğitimlerini alan sözleşmeli öğretmenlerden 1 yılını tamamlamış olanların adaylıkları kadroya geçer geçmez kaldırıldığı halde Haziran 2010 ve Aralık 2010 atamalarına başvurarak sözleşmeli iken KPSS puan üstünlüğüne göre kadroya geçen öğretmenlerin sözleşmeli olarak göreve başlama tarihleri ilk atama tarihleri olarak kabul edilmediğinden adaylıkları kadrolu olarak başladıkları tarihten itibaren ancak 1 yıl çalıştıktan sonra kaldırılabilmiştir.       

            Yine 06 Mayıs 2010 tarihinden önce sözleşmeli öğretmenlik görevinde bulunanların zorunlu hizmet yükümlülükleri affedildiği ve kendilerine zorunlu hizmet muafiyeti tanındığı için kadroya geçmelerini müteakiben ilk il dışı, isteğe bağlı ve özür durumuna bağlı yer değiştirme işlemlerine başvurma hakkı da tanınmış ancak bu hak KPSS puanı ile atanan öğretmenlere tanınmamıştır.

            Bu yüzden görevde yükselme sınavına girme haklarını da kaybettiler.

            632 sayılı KHK kapsamında kadroya geçen öğretmenlerden 5 hizmet yılını dolduranlar 2013 MEB Taşra Teşkilatı Şube Müdürlüğü için görevde Yükselme sınavına katılma haklarından yararlanırken Haziran 2010 ve Aralık 2010 atamalarına başvurarak sözleşmeli iken KPSS puan üstünlüğüne göre kadroya geçen öğretmenler fiili olarak 5 hizmet yılını doldurdukları halde sözleşmeli olarak çalıştıkları sürelerinin kadrolu çalışmış gibi değerlendirilmediği için bir kere daha mağduriyet yaşatılmıştır.

            Zorunlu hizmet muafiyetinden de yararlandırmadılar 

            Sözleşmeli iken KPSS puan üstünlüğüne göre atanan mezkûr öğretmenler Milli Eğitim Bakanlığına bağlı eğitim kurumlarında Milli Eğitim Bakanlığının bilgisi ve izni dâhilinde çalıştırıldığı, maaşlarını bu kurumlardan aldığı, göreve başlama ve ayrılama tarihleri resmi evraklarda bulunduğu halde emsal teşkil eden sözleşmeli öğretmenlerin ilk göreve başlama tarihinden itibaren sözleşmelilikte geçen hizmet sürelerinin, adaylık döneminde alınan zorunlu eğitimlerinin değerlendirildiği ve bundan doğan haklardan yararlandırıldığı halde sözleşmeli iken sınav kazanarak görevini kesintisiz kadrolu olarak sürdüren öğretmenlerin sözleşmelilikte geçen sürelerinin yok sayılması, hizmetten doğan haklardan yararlandırılmaması hangi eşitlik ve adalet ilkesi ile bağdaştırılabilir?  

           Bu haksız uygulama hangi görüşün ürünüdür?       

            Sözleşmelilikte geçen sürelerin aynı şartları taşıyanlar arasından birisinden sayılıp, diğerine sayılmaması hangi görüşün ve hangi mevzuatın ürünüdür? Bu ayırımcılığın ve mağduriyetin tek nedeni bu öğretmenlerin sınavlarda başarılı olmaları mıdır? Böyle haksız bir uygulamayı sürdürmekten ziyade böyle bir haksız uygulamaya mevzuatta yer verilmesi daha düşündürücüdür.

            Uygulamada bu tür hataların yapılması gerçekten yöneticilik açısından büyük bir zafiyet olduğu gibi sendikamız yetkilileri tarafından defalarca resmen hatırlatılmasına rağmen çözüme kavuşturulmaması da büyük bir sorumsuzluk örneğidir. Acaba yöneticilerimiz aynı mağduriyeti kendileri yaşamış olsalardı bunca yıldır bu sorunun çözümüne duyarsız kalabilirler miydi?

            Milli Eğitim Bakanımızın bu konudaki görüşü hayata geçirilmelidir.

            Milli Eğitim Bakanlığının ilgili bürokratlarını Milli Eğitim Bakanımız Sayın Nabi AVCI’nın  KPSS ile kadroya geçen sözleşmeli öğretmenlerin sözleşmelilik süresinin kadroda geçmiş gibi değerlendirilebileceği” yönündeki ifadeleri askıda kalmamalıdır. Bu uygulama şekli bir haksızlık ise ve haksızlığı en yüksek makam tarafından onaylanmış ise  bu sorunun acilen hiç bekletilmeden çözülmesi gerekir.Konunun takipçisiyiz. Gereğinin yerine getirilmesini ivedilikle bekliyoruz. mustafakir19@gmail.com

HABERE YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.