Yöneticileri değerlendirecekler nelere dikkat etmeli?

Yönetici Görevlendirme Yönetmeliği gereği, görevlendirmelerinin uzatılmasını isteyen okul ve kurum müdürlerinin değerlendirmesini yapmak üzere Öğretmenler kurulunda en kıdemli, en kıdemsiz öğretmen ile iki asil iki yedek öğretmen seçimleri yapılmaktadır.  Okul Aile Birliği başkan ve başkan yardımcısının öğrenci temsilcisinin yöneticiyi %40 oranında puanlandıracak olması demokratik katılımcı bir yöntem gibi görünse de,

Bunun yanında İlçe Milli Eğitim Müdürlüklerinde görevli iki şube müdürünün ve ilçe milli eğitim müdürünün puanlamaya %60 oranında katılacaktır. Ancak ister istemez akıllara şu sorular gelmektedir.

Her şeyden önce puanlama kriterleri objektif midir? Yani; puanlayana sorulduğunda, şu belgeden dolayı ben bu puanı vermedim diyebilecek midir? İlçe değerlendirmelerinde şube müdürleri ilçe müdüründen bağımsız puanlama yapabilecek midir? Puanlama sonuçları incelendiğinde kaç şube müdürünün puanı ilçe Milli Eğitim Müdürünün verdiği puana aykırı doğrultuda olabilecektir. Yani bağımsız bir değerlendirme söz konusu olabilecek midir? Yönetici değerlendirme Puanlamasında  %40 oranında okul bileşenleri,  %60 oranında ise idarenin takdir puanının olması ile idareye takdir yetkisi mutlak ve sınırsız değil midir? İdare takdir yetkisini kullanırken; genellik, eşitlik, objektiflik ilkelerine uygun ve takdir hakkını kullanmasına kendisini sevk eden nedenleri belgeleriyle birlikte açıklaması yargı güvencesinin, teminatlı ve düzenli idare ilkesinin gereği değil midir?

Ayrıca okul bileşenlerinin yapmış oldukları seçimleri sonucunda okulda gruplaşma söz konusu olmaz mı? Görevlendirilse bile Müdür, böyle bir ortamda etkili liderliği nasıl sağlayabilecektir? Bu durum iş barışı ve kişiler arası güven ve saygınlığı zedelemez mi?

Biraz daha ileri gidelim. Puanlama yapmaları için seçilen öğretmenlerin yapmış oldukları puanlama sonucunda mağduriyet oluşmuş ise, mağdur olan taraf bilgi edinmede ile puanlamaları isteyecek ve bunları mahkeme nezdinde hangi objektif belgelere göre verildiğinin ve maddi delillerinin olup olmadığı sorgulayacaktır. Mağduriyet mahkemece tespit edildiğinde ise akabinde, art niyete dayalı mağduriyetin tazmini için tazminat davaları peş peşe gelmeyecek midir?

Görev süresi uzatılacak eğitim kurumu müdürlerinin değerlendirme formunda yer alan değerlendirme kriterleri hukuki alt yapısı sağlam olmayan ve mahkemelerce de sübjektif değerlendirmeler olduğu için iptal edilebilecek nitelikte kriterlerdir. Daha sonra olumsuzlukların yaşanmaması için puanlama yapacakların daha dikkatli olması, yapacağı değerlendirmeleri elle tutulur delillerle ve belgelendirebilir şekilde yapmaları gerekmektedir. Aksi takdirde mağduriyet mağduriyeti doğuracak, Yönetmelikle kendisine yöneticisini değerlendirme görevi verilen öğretmen de mağdur olabilecektir.

Bu süreçler eğitimcilerin enerjilerinin heba olmasına neden olacak eğitimcileri gereksiz kutuplaştıracak süreçlerdir. Bu sorunların çözümü veya hiç yaşanmaması Anayasa Mahkemesinin Temmuz ayı içinde 6528 Sayılı Kanunu esastan görüşüp iptali yönünde karar vermesine; ya da eğitim sendikalarının ilgili Yönetmeliğe karşı açmış oldukları davalara, İdari Mahkemelerin yürütmesinin durdurma doğrultusunda karar vermesine bağlıdır.

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.