Başbakan Recep Tayyip Erdoğan Siirt'te 8 Mart Kadınlar Günü ile ilgili yaptığı konuşmada terör konusunda kadınlara büyük görev düştüğünün altını bir kez daha çizdi.

 

İşte Erdoğan'ın açıklamalarından satır başları

 

Biz kadınların mücadelesini bir hak mücadelesi olarak görüyüroruz. Kadınlar, bizim topraklarımızda hem toplumun hem ailenin temelidir. Bir anne olarak bir eş olarak bir evlat olarak kadın toplumu dönüştüren ülkeye istikamet verendir. Eğer kadın mutluysa ülke de mutludur. Eğer kadın umut içindeyse o ülke kadar umut içindedir. Kadınlarını dışlayan, ikinci sınıf muamle yapan ülkeler asla ilerleyemezler.

 

BİZ ÖYLE BİR PEYGAMBERİN TAKİPÇİLERİYİZ Kİ...

Değerli hanım kardeşlerim, şunu unutmayın ve şunu söyleyin "Biz öyle bir Peygamberin takipçileriyiz ki ilk geldiğinde yasakladığı şey; kız çocuklarının diri diri toprağa gömülmesidir.

 

Efendimiz, annelerinin ayağının altında cennet olduğunu müjdelemiştir.

 

İşte biz böyle bir medeniyete sahibiz. Cennet erkeğin ayağının altında değil, kadınların altında değil annelerin altındadır. Bizim dinimizde annelik ulvi bir makamdır.

 

KADINLARIMIZ KORKMASIN POLİSE, SAVCIYA GİTSİN

Biliyorum Siirt'te farklı yönlendirmeler var, ama Siirt'in erkeği kadınına şiddet uygulamaz. Eğer bunları yapanlar varsa Hz. Peygamber'i örnek göstereceksiniz. Eğer şiddet uygulayanlar varsa tüm kadınlarımız korkmasın gitsin savcıya, polise derdini anlatsın.

 

Şu an içişleri bakanımız burda. Zaman zaman bazı emniyet müdürlerinin kadınlara şiddet uygulamasını gördük bunların takpiçsi olduk.

 

Geçen 8 Mart'ta şiddet gören kadınlarımız için kanun çıkardık. Bu yasa için hiçbir aksaklık istemiyoruz. Tüm yasa uygulayacılara bu yasanın tavizsiz uygulanması için rica ediyorum.

 

TÖRE, KADINA ŞİDDETİ MEŞRU KILAMAZ

Bakın töre adı altında kadına yönelik şiddeti meşru kılamaz. Bizim medeniyetimizde böyle bir şey olamaz.

 

Önce siz kadınlar bu şiddete dur diyeceksiniz. Siz haklarınızın farkında olacaksınız. Siz hakkınıza sahip çıkarsanız tüm engeller ortadan kalkacak.

 

Bakın kardeşlerimiz son 10 yılda kadınlarımıza çok büyük haklar verdik.

 

Reformlar yapmamız, sessiz devrimler gerçekleştirmemiz yetmiyor. Sizlerin bunlara sahip çıkmanız gerekiyor.

 

2004-2010 yılında anayasayı değiştirdik. 10. maddeyi değiştirdik. Kadınlar ve erkekler eşit haklara sahiptir dedik. 40. maddeyi değiştirdik.

 

2002'den bu yana bir sürü değişiklik yaptık. Ceza, iş kanunlarını değiştirdik.

 

Kadın - Erkek fırsat eşitiliği meclisini kurduk. Eğer kadın cahil kalırsa çocuk cahil kalır.  Kadın cahil kalırsa toplum cahil kalır. Kız çocuklarımızın okuması için çok büyük adımlar attık.

 

Eşimin Şanlıurfa'da başlattığı haydi kızlar okula kampanyasıyla, baba beni okula gönder kampanyası ile büyük hamleler gerçekleştirdik.

 

KADINLARIN OKUMASI KADAR SAĞLIKLI OLMALARINI DA DESTEKLİYORUZ

İlköğretimde erkek öğrenciye 30 kız öğrenciye 35 lira. Ortaöğretimde erkek öğrenciye 50 kız öğrenciye 55 lira veriyoruz.

 

10 yılda 2 milyar parayı öğrencilerimize dağıttık. Engelli annelere desteğimizi veriyoruz.

 

Doğum sırasında anne ölümlerini düşürdük. Annelere 6 yaşına kadar düzenli sağlık kontrolü şartıyla 30 lira veriyoruz.

 

Kadınların okuması kadar, sağlıklı olması kadar yürekten destekliyoruz.

 

Kadınların işe katılma oranını artırdık. İş hayatına kadınların mührünü vurmak için uğraştık. Artık siyasette de kadının adı var. 2002'de kadın siyasetçiler %4 iken şimdi %14.

 

İl genel meclisinde de bu sayı artıyor. Kadınların hayatlarını kolaylaştırmak için sığınma evleri, sevgi evleri kurduk.

 

Eşi vefat etmiş hanım kardeşlerimize iki ayda bir 500 lira veriyoruz.

 

Kardeşlerim biz şuna yürekten inanıyoruz. Kadınlar gelişirse Türkiye gelişir. Az önce burda başarılı kadınlarımıza plaket verdik. Bu başarıların tüm Türkiye'deki kadınlarımıza örnek olmasını istiyorum.

 

BAŞARILI İŞLERE İMZA ATAN KADINLARIMIZ

Aynur kardeşim, çocukluğundan beri atölyede çalışmış. Şimdi ise işveren. Halime ise takı yaparken şimdi işveren. Aslı Çakır Alptekin kardeşimiz 8 yaşında atletizme başladı. Şimdi ise olimpiyat şampiyonu.

 

Zeynep Bodur, Kale grubun patronu. Babasından aldığı bayrağı yükseldikçe yükseltiyor. Süheyl kardeşler piyanoda ülkemizi iftiharla temsil ediyor. Bilge Demirköz Nasa'da iftihar ediyoruz.

 

Beril Dedeoğlu yazdığı yazılarla, çok ayrı bir ufuk çizerek müthiş bir iş başardı.

 

Vodafone ceo'su Serpil Timuray da çok başarılı işlere imza attı.

 

Buradan ismini sayamadığım bir sürü kadın çok büyük işler başardılar.

 

Her hanım kardeşim kendisine yepyeni bir dünya kurabilir. İşte bizde bu yüzden sabırla çalışacağız.

 

Aile ve soysal politikalar bakanımızla, kadın bakanımızla, milletvekillerimizle bu işleri başarcağız.

 

ensonhaber.com