Bürokratlar hesaba çekilmeden, kendilerini hesaba çekmeli

Bürokratlar hesaba çekilmeden, kendilerini hesaba çekmeli

Hayatın bütün safhalarının bir imtihandan ibaret olduğunu bilen, inanan ve ona göre amel edenlerin her anının hesap verilecek şekilde yaşanması kadar doğal bir şey olamaz. Ya da görevden ayrılınca ciddi bir hesaba çekileceğini, yaptığı her işin tek tek...

Hesaba hazırlanmak için neler yapılmalıdır?

Her makamın bir imtihan alanı olduğunu bilen bürokratın en normal davranışı emanet bilinci içinde geçecektir. Bunun için de geldiği makamı daha önce başka bir kişiden devraldığını ve başka bir kişiye bu görevi tekrar devredeceği bilmelidir. Eğer bu görevi babadan miras aldığı inancına kapılarak bir miras yedi gibi davranırsa en basit tabirle emanete ihanet ettiğini bilmelidir.

Yine bilinmelidir ki emanet bilinci, bütün güzelliklerin anahtarıdır ve ancak sonunu bilen emin adamlar emanete uygun davranırlar. Her kamu görevinin 82 milyonun emaneti olduğunu bilenler her an hesap vermeye hazırdırlar. Bunu unutanların ve emanete ehil olmayanların en sevmediği konu hesap ve hesap vermedir.

Eğer bulunduğunuz makamın kaybı kabusunuz oluyor, uykularınız kaçıyorsa ciddi bir hesap hatası yaptığınızı bilmeniz gerekiyor. Hele hele şeffaflıktan korkuyor, devleti alıp devleti satıyorsanız hesaba çekilmek fena halde canınızı sıkacak ve her zaman hesap verme yerine şeref vermeyi tercih edeceksiniz. Bir de şeref tribünü bulunursa gel keyfim gel.

Yaptığınız işlerin ortaya çıkması sizi endişelendirmiyorsa sizin hesap vermekten korkmanıza gerek yoktur. Kuralları zorlamadan işleri yapmaya çalışıyorsanız, hem dünya hem de ukba hesabınız asan olacaktır.

Bir de on beş veya otuz günde bir yolunuz Karşıyaka mezarlığına düşüyorsa, cenaze namazına başlarken de er kişi veya hatun kişi niyetine diye İmamın sesini duyarak bütün makamların ortadan kalkıp er seviyesine düşüldüğüne şahit oluyorsanız inanın veremeyeceğiniz hesap yoktur.

Kendi müfettişiniz olabiliyor musunuz?

Eğer müfettişlerin kendi vicdanınızda olduğunu biliyorsanız, devletin heba olan bir kuruşu dahi sizi rahatsız edecektir. Kılıç kalkanlı bir bürokratsanız ve yaptığınız işlerden dolayı sizi kimsenin hesaba çekemeyeceği inancı içindeyseniz sizi dünya hesabı korkutamaz, ukba hesabı ise biraz şüphelidir. Ama hesap gününe inanıyorsanız, siz siz olun veremeyeceğiniz hiçbir işe girişmeyin. Yani dünyada hesaptan kurtarmanız, ukbada da hesaptan kurtulacağınız anlamına gelmemektedir.

Bir de sakın ola ki kimse benden hesap soramaz formuna girmeyin, nitekim hesap sorulamaz denilen birçok kişiden öyle hesap soranlar çıktı ki birçokları küçük dilini yutacak hale geldi. Yani hesap işi ukbaya kalmadan sorulur hale gelebiliyor. Öyleyse en pratik şey herhalde kendi kendinizin müfettişi olarak veremeyeceğiniz hesaba girişmemektedir.

On yedi not ve hatırlattıkları sizi kendinize getirmeye yeter

Hesap verme yükümlülüğü olanların yapması gerekenler;

1- Mümkünse her çalıştığınız gün yaptığınız doğru ve yanlış işleri not edin.

2- Hiçbir iş yapmadan boş geçen günlerinizi not edin.

3- Hele bir de oturduğunuz koltuğa yük olduğunuzu düşünüyorsanız (Bu düşünceye girenler yok denecek kadar azdır. Çünkü, böyle düşünen kişiler zaten o görevi kabul etmez), bulunduğunuz kuruma verdiğiniz zararları not edin.

4- Günlük çalışma sürenizin yüzde kaçını temsil ve tanıtma işlerine ayırdığınızı ve ziyaretlerle geçirdiğinizi not edin.

5- Zamanında yapmanız gereken işleri geciktirdiğiniz ya da yanlış yaptığınız için veya hiç yapmadığınız için oluşan zararları not edin.

6- İçinizden ben bu işten hiç de anlamıyorum ama bu durumu dışarıya yansıtmamalıyım dediklerinizi not edin.

7- Astlarınızdan gelen kaç yazıyı hiç okumadan ya da anlamadan okuduğunuzu ve imzaladığınızı not edin.

8- İmzaladığınız yazıları imzalayıp imzalamadığınızı unutarak astlarınızdan istediğiniz bilgili notu sayısını not edin.

9- Bulunduğunuz görevle ilgili bilgi seviyenizin yüzdesini ve mevzuata aykırı kaç talepte bulunduğunuzu not edin.

10- Bir günde çalışma arkadaşlarınızın kaçının kalbini kırdığınızı not edin.

11- Üstlerinizden gelen mevzuata aykırı taleplere yaptığınız itirazları ya da her ne olursa olsun mutlaka yapmalıyım dediklerinizi not edin.

12- Bulunduğunuz görevin size sağladığı nimet ve külfetleri not edin. Hesabı sorulmayan nimetler mi artıyor yoksa külfetler mi?

13- Üstlerinize yaptığınız itirazların sonucunda görevinizde deprem yaşanıp yaşanmayacağını not edin.

14- Devleti alıp devleti satma işine hangi sıklıkla girdiğinizi not edin.

15- Doğrudan veya dolaylı olarak yakınlarınıza sağladığınız menfaatleri not edin.

16- Bulunduğunuz görevde birilerinin hatırına mı yoksa kendi birikimlerinizle mi oturduğunuzu not edin.

17- Sizden önce görev yapıp da yanlış işlere karışanlar hakkında çalıştığınız kuramda dolaşan rivayetleri not edin ki aynı yanlışı sizde yaparsanız hakkınızda neler söyleneceğini fazla düşünme zahmetine girmezsiniz.

Bu on yedi başlıkla ilgili olarak ortaya çıkan netice sizi endişelendiriyorsa bilin ki hem bulunduğunuz koltuk size yük, hem de siz bulunduğunuz koltuğa yüksünüz. Eğer bulunduğunuz koltuğa yükseniz yapmanız gereken çok basitçe hemen görevi bırakıp en yakın psikiyatri kliniğine müracaat etmenizdir. Şayet bütün bunlara rağmen psikolojik sorunlar yaşamıyorsanız, ciddi bir şahsiyet sorunuyla karşı karşıya olduğunuzu unutmamanız gerekiyor.

Bu kadar açıklamayı niçin yaptık?

Sadık olsanız dahi ehil olmadığınız görevlere talip olmayın, Devlet malına el uzatmaya hiçbir kılıf bulmaya çalışmayın ve bunun bir ateş olduğunu aklınızdan çıkarmayın. Her anınızı gözeten bir yaratıcının olduğunu biliyorsanız, yaptığınızdan ve yapmanız gerekip te yapmadığınızdan hesaba çekileceğini unutmayın. Yanlışı gördüğünüz halde engel olmaya çalışmıyorsanız, hatta yanlış işlerin yapılmasını kolaylaştırıyorsanız, yani garson bürokratsanız, yani devletin imkanlarını birilerine kullandırmaktan keyif alıyorsanız, hesaba çekilmeden önce kendinizi hesaba çekmeyi ve bu er kişiyi nasıl bilirsiniz sorusunun sorulacağını asla unutmayın. İsterseniz hemen başlayın, zaman çok kısa ve süre başladı.

Ahmet Ünlü 

Kaynak:Haber Kaynağı

HABERE YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.