MEB Proje Okullarında Yine Değişiklik - Döndük,  Dolaştık…

MEB Proje Okullarında Yine Değişiklik - Döndük, Dolaştık…

Türk Milli Eğitimine 2014 yılında girmiş bir kavram proje okulu. 2015 yılında ülkemiz genelinde meşhur olan yaklaşık 56 okul proje okul olarak ilan edildi.

Türk Milli Eğitimine 2014 yılında girmiş bir kavram proje okulu. 2015 yılında ülkemiz genelinde meşhur olan yaklaşık 56 okul proje okul olarak ilan edildi. Ülkemizin ihtiyaç duyduğu en üst sınıftan AR- GE yapabilecek insan kaynağını inşa etmekti amaç. Niyet güzel, gayesi halisti. Seçilen okullar halihazırda ülkenin gözbebeği olan seçme öğrencilerin özellikli okullarıydı. Bulundukların şehrin en gözdeleri. Merkezi sınavla seçilmiş öğrencilerin bulunduğu bu okullara öğretmenleri de özenle seçmek bu öğrencilerin önünde durabilecek yetenek ve donanımda öğretmenleri buralarda istihdam etmek doğru olacaktı. Öğretmenlerin bu okullarda istihdamı için 2016 yılı Eylül’ünde çıkan Yönetmelik ile 8 yılını dolduran öğretmenlerin okullardan gönderilmesi, 4 yılını dolduranların değerlendirilmesi açılan kadrolara yeni öğretmenler atanması yolu tutuldu. Her zamanki gibi niyet ile ülkemizin genetik kodları, söz sahiplerinin devraldığı kültürel miras okullara getirilen öğretmenler bakımından yeni tartışmaları beraberinde getirdi. Proje zaten bizim gibi torpilli öğretmenleri bu okullara tayin etmek değil mi, diyen aymazları dahi duydu bu kulaklar. Genel manada öğretmen değişimi okullara yeni bir canlılık kattı. Tabi akabinde bitmeyen mahkeme süreçleri gibi cabası işler de oldu. Sonra birden işler çığırından çıktı. Özellikle din eğitimine bağlı okullar mısır patlağı gibi ardı ardına proje okul ilan edildi. Ortaöğretim Genel Müdürlüğüne bağlı proje okul sayısı 50’li rakamlardan bir anda binli rakamlara ulaştı. Artık her köşe başı proje okulu oldu. Bir anda bir statü yaratıldı. Proje okul öğrencileri, proje okul öğretmenleri, müdürleri; bir de karabudundan öylesine kenarda duran sıradan okullar. Hatta Bakanın ağzından sadır olmuş talihsiz cümle ile “Nitelikli- niteliksiz” okullar. Ne demekti niteliksiz. Tam olarak kastedilen neydi. Bitmeyen bir sağrı olarak yankılandı durdu. İş kontrolden çıktı. Proje okullar diğer okullardaki gayretli, öğretmenliğinde azimli tüm öğretmenleri kendilerine tayin ettirdiler. Üç beş olsa idare edilir ama sistemdeki okulların neredeyse çeyreği proje okuldu ve diğer okulları adeta sömürüyorlardı. Sınavla öğrencilerin en iyi %25 i bu okullara gidiyordu. Öğretmenlerin en gayretlileri buraya alınıyordu. Adları Anadolu, vazifeleri üst öğrenime öğrenci hazırlamak olan proje olmayan okullar adeta canlı cesede dönüştü. Bir Anadolu Lisesi düşünün ki geçtim tıp fakültesini aklı başında bir bölüme, üniversiteye öğrenci gönderecek hali kalmadı. Posaları çıktı. Öyle kenarda okulculuk oynayan yapılar haline dönüştüler. Gelinen noktada proje okullara sistemi duvara toslatacak bir argüman haline geldi. Oysa çıkış niyeti zahirdi. Sadece ülkenin en üst derecede düşünecek insanını özenle inşa etmek. Her şehirde sayıları bir belki büyükşehirlerde birkaç olmalıydı. Sistemi açmaza sürüklemeden.

12 Temmuz 2025 günü Resmî Gazetesinde yayımlanan yeni proje okullar yönetmeliği tekrar 2014 yılının saf, duru fikrine dönüldüğünü ilan etti. Proje okul adından belli bir iddiayı ortaya koyacak proje yürütmeli, tüm öğrencilerine yatılı olacak imkanları olmalı, tesis donanımı yeterli olmalı, öğrencisinin sınıf geçmekte diploma almakta farklı ölçme araçlarına tabi olması icap edecek. Öğrencilerini seçmekte bu okullar ayrıca kendilerine mahsus sınavlar yapacaklar. Özdemir Bayraktar Havacılık ve Uzay teknolojileri Mesleki ve Teknik Anadolu Lisesi 20 Temmuzda böyle bir sınav yapacağının ilanına çıkmış bile. Sürekli izlenecek, değerlendirilecek, Bakanlık birimleri ile her an senkronize çalışacaklar.

Beklenti odur ki bu iş yine başa sarmasın. Büyükşehirlerde sayıların beş- onu diğer şehirlerde birkaçı geçmeyecek şekilde bu okullar yönetmeliğinde belirtilen katılıkla sınırlı tutulsun. Değilse Bakanlık tarafından doğrudan seçilebilmesi hükmü, iş birliği içinde çalışma arzusunda olma gevşekliğindeki kriterler ile yine sayıları binleri bulan okullar olacaksa yürünen yol boşunadır. Ülkemizin ihtiyacı olan en üst seviyede düşünme becerileri geliştirilmiş, AR-GE sağlayacak insan kaynağı ihtiyacı en fazla çağ nüfusunun yüzde 1’dir. Yönetmelikte de bu durum ifade edilmiştir. Bu gruba özel bir çalışma, gayret, bütçe istihdam oluşturulması milletimizin geleceği için elzemdir. Fikir doğrudur lakin korunması gereken gayenin iyi gözetilmesidir.

İbrahim Hakkı Celis

memurpostasi.com

HABERE YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.