Seçimler öncesi kabine revizyonu olur mu? Radikal'den Ömer Şahin'in haberine göre Başbakan Erdoğan'ın yerel seçimleri de düşünerek kabine değişimi yapabileceği iddia ediliyor. Cemil Çiçek de 2 yıl da Meclis Başkanı olabilir.

 

HÜKÜMET VE MECLİS KANADINDA REVİZYON OLABİLİR

 

Siyaset sıcak bir yaza hazırlanıyor. 2014’te yaşanacak gelişmeler ve yapılacak seçimlerin rotası yaz aylarında çizilecek. 2014 sandık, 2013 yazı ise tercih yılı olacak. İktidar ve muhalefet, yeni anayasa ve çözüm süreci yol haritalarını ortaya koyacak. Meclis kadroları, belediye başkan adayı hatta kabine tercihleri şekillenecek.

 

YENİ MECLİS BAŞKANI KİM OLACAK?

 

Temmuz başında hükümet ve Meclis’i revizyon heyecanı bekliyor. Meclis’te 50’ye yakın kırmızı plaka için seçim yapılacak. TBMM Başkanı Cemil Çiçek, TBMM başkanvekilleriyle TBMM komisyon başkanlıkları, 4 siyasi partinin grup başkanvekilliği için seçim olacak. Meclis Başkanlığı yarışında heyecan beklenmiyor. AK Parti, ‘Cemil Abi’yle yola devam eğiliminde. İki yıl daha Cemil Çiçek’in TBMM Başkanlığı yapması neredeyse kesinleşti. Meclis’in vitrinindeki diğer koltuklar için heyecan dorukta. Özellikle iç tartışmanın yaşandığı CHP’de grup başkanvekilliği seçimi ‘ulusalcı-yenilikçi’ rekabetine sahne olabilir.

 

BAKANLAR KURULU'NDA REVİZYON

 

Meclis’teki değişimlerle eşzamanlı bir kabine revizyonu da gündemde. Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, mart ayındaki yerel seçimleri düşünerek dar kapsamlı bir değişime gidebilir. İsmi büyükşehirler için geçen bazı bakanların bu değişimle kenara alınabileceği söyleniyor. Erdoğan’ın bu adımı belki de 2014’teki kritik seçimler öncesi son hamlesi olacak.

 

Son kabine revizyonu 10 ay önce yapılmıştı. AK Parti’de başka siyasi partilerin elinde olan İzmir, Eskişehir, Edirne, Adana, Antalya gibi illerin adaylarını erken açıklama eğilimi de gözleniyor. Adayların belirlenmesinde bir süre önce başlatılan kapsamlı araştırma sonuçları etkili olacak. Temmuz ayına kadar bitecek olan araştırma ile 81 il ve büyük ilçe belediye başkanlarının performansı ölçülüyor. Ayrıca, “Kimleri aday olarak görmek istersiniz” sorusuna cevap aranıyor.

 

Yeni formül 3-8+8

 

Başbakan Erdoğan, 2014 yılında 3 sandığın gündeme gelebileceğini söylemiş, AK Parti Sözcüsü Hüseyin Çelik de bunu ‘3-8-11’ yani martta yerel seçim, ağustosta Cumhurbaşkanlığı ve kasımda referandum olarak formüle etmişti. AK Parti kulislerinde Cumhurbaşkanlığı seçimi ve referandumun birleştirilebileceği de konuşulmaya başlandı. Böyle olursa ağustos ayında hem Köşk için hem de yeni anayasa için aynı anda sandığa gidilecek. Başbakan Yardımcısı Bülent Arınç, TRT Türk Görüş Farkı programında bu ihtimali gündeme getirdi ve “Bir yanda seçim yapacağız bir yanda anayasa oylaması. Bunlar çok zor şeyler. Referandum muhtemelen 2014 içerisinde Cumhurbaşkanlığı seçiminden sonra olabilir. Ama işler iyi gitti, o tarihe yetişti; ikisi de birlikte olabilir. Ne güzel ekonomik davranmış oluruz” dedi. AK Parti’nin ajandasında yeni formül 3-8+8.

 

BAŞKANLIK SİSTEMİNDE ISRAR EDİLMEYECEK

 

AK Parti, yeni anayasa projesini revize etmeye hazır. Kendi seçmen tabanının önemli bir bölümünün bile sıcak bakmadığı başkanlık sisteminde ısrar edilmeyecek. Bunun yerine partili cumhurbaşkanı modeli ilk tercih olarak görülüyor. AK Parti’nin kafasındaki model cumhurbaşkanının aynı zamanda parti genel başkanlığını sürdürmesine imkân sağlıyor. Başbakan Erdoğan’ın ağustos ayında cumhurbaşkanı seçilmesi durumunda icra gücünü pekiştirecek düzenlemelerin referandum paketine girmesi ya da ayrı bir paket olarak Meclis’e sunulması hedefleniyor. Böylece, seçilmiş cumhurbaşkanı ile başbakan arasında doğabilecek olası krizlerin önü kesilecek.

 

Arınç: Parlamenter sistemden yanayım

 

Başbakan Yardımcısı Arınç da başkanlık sisteminin ‘Ayet-i Kerime’ olmadığını söyledi. Arınç, TRT Türk’te yaptığı açıklamada, “Ben parlamenter sistemden yanayım ama başkanlığın, yarı başkanlığın da Türkiye’de bir ülkenin daha iyi yönetilebilmesine yol açacak bir sistem olarak görülüyorsa bunu hemen kabul ederim” dedi. Sistem tartışmasına 367 krizinin sebep olduğunu hatırlatan Arınç, şöyle devam etti: “Türkiye’de olağanüstülükler olmasa, ahlak dışı, parlamento dışı, demokrasi dışı müdahaleler olmasa biz bu noktalara gelmezdik. 2007 Nisan ayında Meclis ilk defa kendi iradesiyle cumhurbaşkanı seçecek, seçtirmediler. Herkes ağzına geleni söyledi ama 367 daha etkili oldu. Böyle saçma sapan bir düşünceyi önümüze engel olarak getirdiler.”

 

Meclis ek mesai yapacak

 

Siyasetin değişmeyen gündemi yeni anayasa ve çözüm süreci. TBMM Uzlaşma Komisyonu, son kez 30 Haziran’a kadar mutabakat arayacak olsa da 4 partinin uzlaşma olasılığı zayıf görülüyor. 21 Mart ile start verilen ‘Çözüm Süreci’nde PKK’lıların sınır dışına çıkışları haziran ayında tamamlaması bekleniyor. AK Parti siyasetteki bu hareketliliği ve biriken yasal düzenlemeleri göz önüne alarak 1 Temmuz’da tatile girmesi gereken Meclis’e fazla mesai yaptırmak istiyor. TBMM’nin ramazanın 15 gününü de kapsayacak şekilde temmuz sonuna kadar çalışabileceği söyleniyor.

 

aktifhaber.com