Genel Başkan Yardımcıları M. Yaşar Şahindoğan ile Selahattin Dolgun, 1-2 Aralık tarihleri arasında Mardin ve Diyarbakır Şubelerinin istişare toplantılarına katıldı. Toplantılarda Mardin Şube Başkanı Mesut Üregen, Diyarbakır Şube Başkanı Ahmet Bürhan, şubelerin yönetim kurulu üyeleri, il ve işyeri temsilcileri hazır bulundu.

Bu toplantılarda bir konuşma yapan Genel Başkan Yardımcıları Şahindoğan ve Dolğun “Ülkemizin bu zor coğrafyasında görev yapan eğitim çalışanları için Türk Eğitim-Sen üyesi olmak, sadece sendika üyesi olmak anlamını ifade etmez. Bu bölgede Türk Eğitim-Sen üyesi olmak, ülkemizin birlik ve beraberliği noktasında duruş ortaya koymak; öğretmenlerin, eğitim çalışanlarının meselelerini, öncelikli mesele olarak kabul etmek demektir” dedi.

Öğrenci Andı ile ilgili önemli açıklamalar yapan Genel Başkan Yardımcıları Şahindoğan ve Dolğun, Türk Eğitim-Sen’in 30 Kasım 2018 tarihinde MEB’in temyiz dilekçesine cevap verdiğini hatırlatarak, İDDK’nın Danıştay 8’inci Dairesi’nin kararını onamasını, Öğrenci Andı’nın siyasi malzeme yapılmamasını ve Öğrenci Andı’nın yeniden okullarda okutulmasını istedi.

Milli Eğitim Bakanı Ziya Selçuk’un 97 bin öğretmen açığı olduğunu kaydettiğini, ancak MEB’in 2019 yılında 20 bin öğretmen ataması yapılacağını açıkladığını belirten Şahindoğan ve Dolğun, “Atama bekleyen 400 bin öğretmen varken, öğretmen açığımız 100 bin civarındayken, öğretmen açığını ücretli öğretmenler ile gidermeye çalışırken, öğretmen atamalarında tasarruf yapamazsınız. 2019 yılında 100 bin atama talep ediyoruz.” dedi.

Memur ve emeklilere ek zam yapılması gerektiğini de belirten Genel Başkan Yardımcıları, “Maliye ve Hazine Bakanlığı’nın yıl sonu enflasyon hedefi yüzde 20.8’dir. Memurlar ilk kez aldığı maaş zammının iki buçuk katı enflasyon farkı alacak. Bunun sorumlusu beceriksiz ve öngörüsüz yetkili sendikadır. Hatırlarsanız 14 Kasım tarihinde meydanlara inmiş ve ek zam talep etmiştik. Ek zam memur ve emeklinin anasının ak sütü gibi hakkıdır.

Öte yandan bu beceriksiz yetkili konfederasyonun genel başkanı, ‘Toplu sözleşme masasına yetkili olmayan sendikalar oturmamalı’ demiş. Memuru masada daha rahat pazarlamak için yasal bir zorunluluk olmasına rağmen ‘Masada diğer sendikalar olmasın’ isteyen Malum Sen’in başkanı, anlaşılan satışta kararlı. Bu nedenle masadaki teslimiyetçi tutumuna şahit olunmasını ve masadaki rezalet tablosunun kamu çalışanlarıyla paylaşılmasını istemiyor. Tüm derdi budur” diye konuştu.